Bilindiği üzere, gayrimenkullerin kaydedildiği tapu sicilleri mevcuttur ve çoğu gayrimenkul alım satımı tapu dairesinde gerçekleşir. Her ne kadar tapu müdürlükleri, yüklü miktarlardaki meblağların el değiştirmesi için pek uygun mekânlar olmasa da, gayrimenkul satın alırken en güvenli yol işlemin ve değiş tokuşun tapu müdürlüklerinde gerçekleşmesidir.
Fakat alım satımlar her zaman bu şekilde işlemez. Müteahhitler henüz daha inşaat ortada yokken gayrimenkulleri sözleşme karşılığı satma gayreti içerisine girerler. İşte tam bu aşamada dolandırılma ihtimali belirebilir. Nitekim adi yazılı gayrimenkul satım sözleşmelerinin hükmü çok kuvvetsizdir. Eğer alım satım işlemi tapuda gerçekleştirilemiyorsa alım satım sözleşmesi kesinlikle noterde yapılmalıdır çünkü noterde yapılmış sözleşmeler derhal icra edilebilir niteliğini kazanır. Noterde yapılan bu sözleşmelere “satış vaadi sözleşmesi” adı verilir.
Müteahhitler noter harcını bahane göstererek noterde yapılacak satış vaadi sözleşmelerini imzalamak istemezler ancak böylesi bir taleple karşılanan alıcının bu talebi kesinlikle reddetmesi ve ileride karşılaşabileceği büyük sorunların önüne geçmek için sözleşmeyi harcını ödeyerek noterde yapması tavsiye olunur.
Uzun zaman birikim yapan ve hayalindeki gayrimenkulü satın aldığını zanneden alıcı, sadece noter harcından kaçındığı için söz konusu gayrimenkulü üzerine geçirmekten mahrum kalabilir.
