İş Sözleşmesinde Yer Alan Haksız Rekabet Maddesine Yönelik Çıkan Uyuşmazlıklarda Görevli Mahkeme Hangisidir?

İşçinin hizmet akdi sona erdikten sonra, Türk Borçlar Kanunu (“TBK”) m. 444 vd. düzenlenen rekabet yasağının ihlalinden doğan davalarda görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu hususunda geçtiğimiz günlerde Yargıtay 11’inci Hukuk Dairesi görüşünü açıkladı. Bu yazımızda, özellikle 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun (“İMK”) 25.10.2017 itibariyle yürürlüğe girmesinden sonra tartışmaların yeniden alevlendiği görevli mahkeme hususunda geçmişteki uygulamalara değinecek, sonrasında görüşümüzü ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin kararına değineceğiz.

TBK m. 444 vd düzenlenen hizmet ilişkisi sonrası için öngörülen rekabet yasağına ilişkin uyuşmazlıklar eski TTK döneminden bu yana mutlak ticari dava kapsamında düzenlenmiş olup mülga 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu döneminde verilen Yargıtay kararlarında 2012 yılına kadar iş mahkemelerinin, 2012 sonrasında ise ticaret mahkemelerinin görevli olduğuna karar verildiği, son dönemde uygulamanın ticaret mahkemelerinin görevli olduğu şeklinde yerleştiği görülmektedir.

İzah etmek gerekirse; Mülga İş Mahkemeleri Kanunu döneminde, Yargıtay içtihatlarında, iş sözleşmesinin devam ettiği süreçte işçinin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıldığı iddiasıyla açılan davaların iş mahkemesinde görüleceği, öte yandan iş sözleşmesi sona erdikten sonraki dönem için kararlaştırılan rekabet yasağı sözleşmesine aykırılık iddiasıyla açılan davalarda ise ticaret mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmektedir.

İlk olarak; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun uyuşmazlığı görev yönünden değerlendirdiği 2008 tarihli bir kararında, “dava konusu rekabet yasağının dayanağı, isçinin hizmet akdinden kaynaklanan sadakat borcundan kaynaklanmakta olup, hizmet akdinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda görevli mahkeme iş mahkemesidir.” denilmektedir (Yargıtay HGK 22.09.2008 tarih ve 9-517/566 sayılı kararı, aynı yönde 21.09.2011 tarih ve 9-508/545 sayılı kararı).

Sonrasında ise Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, bu defa ticaret mahkemelerinin görevli olduğu yönünde kararlar vermiş ve içtihat istikrarlı biçimde bu yönde yerleşmiştir. “…İş akdinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme iş mahkemesidir. İş akdinin sona ermesinden sonra rekabet yasağına aykırı hareket edilmesi halinde ise, buna dayalı olarak açılacak dava niteliği itibariyle 818 Sayılı BK’nun 348. maddesi kapsamına girmekle ve bu kapsamdaki davalar TTK.nun 4/1-3 maddesinin açık hükmü karşısında tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari davalardan olmakla, bu tür davaların ticaret mahkemesinde incelenip karara bağlanması gerekir…” şeklinde karar vermiştir (Yargıtay 29.02.2012 gün ve 2011/11-781 E., 2012/109 K., aynı yönde Yargıtay HGK 27.02.2013 tarih ve E. 2012/9-854, K. 2013/292 sayılı kararları).

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi de aynı yönde, “Hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra gerçekleşen rekabet yasağına aykırılığı düzenleyen 818 S.K. 348. md. kapsamında değerlendirilmesi gereken uyuşmazlıklara dair davaların 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu`nun 4/1-3. maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliği taşıdığı ve mutlak ticari davaların görülme yerinin ise, açık biçimde ticaret mahkemeleri olduğu belirtilmiştir. Açıklanan nedenlerle, mahkemece mutlak şekilde ticaret mahkemelerinin görevine giren davada görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulması hatalıdır.” şeklinde ifade ederek ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu belirtmektedir (Yargıtay 9. HD, E. 2011/8669, K. 2013/12931, T. 30.4.2013. Aynı yönde; Yargıtay 9. HD E. 2012/25286, 2014/17992 K., 03.06.2014 T. Kararı, Yargıtay 9. HD E. 2012/9107, K. 2013/28992, T. 12.11.2013.).

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ise, “İş aktinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme iş mahkemesidir. İş aktinin sona ermesinden sonra rekabet yasağına aykırı hareket edilmesi halinde ise, buna dayalı olarak açılacak dava niteliği itibariyle 6098 sayılı TBK’nın 444. maddesi kapsamına girmekle ve bu kapsamdaki davalar TTK’nın 4/1-3 maddesinin açık hükmü karşısında tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari davalardan olup, bu tür davalar ticaret mahkemelerinde incelenip karara bağlanır.” denilmek suretiyle ticaret mahkemelerinin görevli olduğu ifade edilmektedir (Yargıtay 11 HD 17.10.2016 tarihli, 2016/10595 E., 2016/8147 K. Aynı yönde, Yargıtay 11 HD 25.06.2013 T., 2012/18643 E., 2013/13305 K., Yargıtay 11 HD 25.01.2011 T., 2009/12088 E., 2011/718 K., Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 10.11.2014 tarihli 2014/10834 E. 2014/17252 K.)

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi ise, 2016/27017 E., 2020/665 K., 20.01.2020 T. Kararında; “Somut olayda taraflar arasında imzalanan gizlilik anlaşması başlıklı beyan ve taahhütname gereğince davacının çalışma ilişkisinin sona ermesinden sonra aynı işkolunda işverenle rekabet halinde olan bir başka işyerinde çalışmaya başlaması nedeni ile istenen tazminat alacağı konusunda davaya bakma görevi ticaret mahkemesine aittir.” denilmektedir.

Görüldüğü üzere, mülga İş Mahkemeleri döneminde Yargıtay HGK ve Yargıtay’ın çeşitli daireleri hizmet akdi devamı sırasında rekabet etmeme borcuna aykırılık halinde iş mahkemelerinin, hizmet ilişkisinin sona erdiği dönemde rekabet yasağı sözleşmesine aykırılık halinde ise ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu kabul etmektedir.

barlas-law-firm-logo-white

Adres

AGAOGLU MASLAK1453
Maslak Mah. Tas Yoncası Sok.
C7 Blok D:45 Kat:8
Sariyer Istanbul – Turkey

+90 212 274 99 53 / 54
info@barlaslaw.com

© 2019 Barlas Hukuk Bürosu. Tüm Hakları Saklıdır.

site by boozaa

error: Bu içerik korumalıdır.